06 Mayıs Pazartesi 2024
1 yıl önce

Altılı Masa'nın cumhurbaşkanı adayını Fatih Portakal açıkladı! Masadakiler bundan haberdar mı?

Gazeteci Fatih Portakal Altılı Masa içerisindeki bir partinin üst düzey bir ismiyle yaptığı görüşmeyi aktarırken dikkat çeken bir iddia ortaya attı.  "BİRKAÇ PÜRÜZ HARİÇ KILIÇDAROĞLU'NUN ADAYLIĞI KESİN" Seçimin yapılacağı 2023 yılına girmemize rağmen hala adayını açıklamayan Altılı Masa için Portakal, "Altılı Masa’nın adayı net bir şekilde Kemal Kılıçdaroğlu. Masa aşılabilecek birkaç pürüz hariç Kılıçdaroğlu’nun adaylığında tam mutabakat sağladı" ifadelerini kullandı.  MASADAKİLER BUNDAN HABERDAR MI? Henüz adaylık konusunda ortak bir açıklama yapmayan Altılı Masa'dakilerin bu karardan haberdar olup olmadığı merak ediliyor.

1 yıl önce

Altılı masada bir yıl sonra adaylık konuşulacak: Bugün konusu açılır

Altılı masada cumhurbaşkanı adayı tartışmaları sürerken masanın paydaşları arasında da anlaşmazlıklar devam ediyor. Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, İsmail Saymaz'a verdiği röportajda altılı masanın bugünkü toplantısınında adaylık konusunun açılacağını söyledi. 'BUGÜN KONUŞULACAK' Altılı masanın adaylık tartışmalarına ilişkin Karamollaoğlu, "Bu konu bugün mutlaka açılır. Gündeme gelir. Türkiye’nin gündemine bu kadar girdikten sonra orada hiç konuşulmaması olmaz. Altılı masadan biri de olabilir, dışarıdan da olabilir. Biz ‘İlle de genel başkanlardan biri olsun’ demedik. Ama ‘genel başkanlar olamaz’ da denmedi. Mühim olan, seçilme şansı yüksek bir aday olmalı" ifadelerini kullandı. 'ŞANSI YÜKSEK' Karamollaoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığıyla ilgili daha önce ”Şansı yüksek” açıklaması hakkında "Anketler öyle gösteriyor. Anketlerde ileri sürülen diğer arkadaşlar da Tayyip beyin önünde gözüküyor. Kılıçdaroğlu da önde. Fakat bu konular hiç görüşülmediği için olur mu olmaz mı tarzında değerlendirme yapmayı doğru bulmadım" dedi.

1 yıl önce

Hamza Dağ’dan altılı masaya ‘imza yetkisi’ tepkisi

Altılı masa 10’uncu kez toplandı, seçim için ilk kez bir somut adım attı. Aylardır aday belirleyemeyen liderler, dün akşam 9 saat süren toplantı nihayetinde bir yol haritası çizmeye karar verdi. Tarih de, 30 Ocak olarak belirlendi… Herkes imza yetkisine sahip olacak Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, dün akşamki toplantının ardından bugün sabah saatlerinde Halk TV'ye çıktı. İsmail Küçükkaya’nın sorularını yanıtlayan Davutoğlu, altılı masadaki tüm genel başkanların "Cumhurbaşkanı yardımcısı" gibi imza yetkisine olacağını söyledi. “Cumhurbaşkanı içeriden veya dışarıdan olsun…” Davutoğlu, “Cumhurbaşkanı içeriden veya dışarıdan olsun genel başkanlar doğrudan karar süreçleri içerisinde imza yetkisine sahip olarak bulunacaklar. Genel başkanlar cumhurbaşkanı gibi her stratejik kararda imza yetkisine sahip olacak.” dedi. Davutoğlu'nun bu sözlerine AK Parti'den yanıt gecikmedi. AK Parti’den tepki: Bu sivil bir darbe hazırlığının itirafıdır AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, sosyal medya hesabından bir paylaşım yaparak Davutoğlu’na tepki gösterdi. Dağ, “Belli ki 6'lı masanın genel başkanları demokrasiden muaf bir oligarşik yapı hayal ediyor. Yüzde 50+1 ile seçilmiş Cumhurbaşkanımızın meşruiyetini sorgulayanlar, Türkiye'yi yüzde 0,1'in iki dudağı arasına mahkum etmek istiyor. Bu açıklama aynı zamanda anayasanın ihlal edileceğinin ve bir ‘Sivil darbe hazırlığının’ itirafıdır. Milletin seçmediği kişilerin, seçilmiş bir Cumhurbaşkanı’nı etkisiz kılması bir darbedir.” dedi.

1 yıl önce

Altılı Masa'da yeni çatlak! İYİ Parti'den Ali Babacan'a tepki: Kabul edilemez

İYİ Parti Kalkınma Politikaları Başkanı Prof. Dr. Ümit Özlale, Habertürk canlı yayınında DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ın Anayasa'nın 66. maddesine ilişkin çıkışını sert bir şekilde eleştirdi. Özlale, "DEVA Partisi'nin anadilde eğitim gibi konularda, Anayasa'nın 66. maddesinin tekrardan revize edileceği ile ilgili bizim için kabul edilemez bazı açıklamaları oldu. Bunlar bizim hoşumuza giden samimi bulduğumuz davranışlar değil." dedi. "BİZİMLE BİR PAYLAŞIMDA BULUNMADILAR" Ümit Özlale, konuşmasında DEVA Partisi'nin kendileri ile Anayasa'nın 66. maddesine ilişkin hiçbir paylaşımda bulunmadığını belirterek, "Ben ortak çalışma grubu üyesiyim. 6 partinin temsilcileri ile hükümet programını birlikte oluşturuyoruz. Bu çalışma grubuna bütün partilerden metinler geliyor. Biz bu hükümet programını seçilecek olan cumhurbaşkanı adayının eline vereceğiz ve yol haritası o hükümet programına göre izlenecek. O hükümet programının hiçbir yerinde hiçbir partiden bize anadille eğitimle ilgili bir talep gelmedi." açıklamasında bulundu.

1 yıl önce

CHP'li Barış Yarkadaş altılı masanın ortağı Ahmet Davutoğlu'nun sözlerine tepki gösterdi: Ne dediğinin farkında mı?

Altılı masanın ortağı Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu katıldığı bir programda, "Cumhurbaşkanı içeriden veya dışarıdan olsun, genel başkanlar her stratejik kararda imza yetkisine sahip olacak." sözlerini söylemişti. Cumhurbaşkanının genel başkanları dikkate almaması durumunda ne olacağının sorulması üzerine Davutoğlu, "Cumhurbaşkanı Meclis desteğini kaybeder. Ülke yeniden seçime gitmek zorunda kalır." cevapladı. CHP'li Barış Yarkadaş ise Davutoğlu'nun sözlerine cevap vererek, "Bu ne demokrasinin temel kurallarına ne de eşitlik ilkesine uyuyor!" dedi. 'NE DEDİĞİNİN FARKINDA MI?' Davutoğlu'nun sözlerine tepki gösteren CHP'li Yarkadaş, "Ya Ahmet Davutoğlu’na ne demeli? Davutoğlu, yüzde 0,3 oy oranı ile Türkiye’yi yönetmek istiyor! Bu ne demokrasinin temel kurallarına ne de eşitlik ilkesine uyuyor! “Cumhurbaşkanı stratejik kararları 6 genel başkanla birlikte verecek” diyen Davutoğlu, adeta “eli kolu bağlanmış” bir cumhurbaşkanı tarifi yapıyor. Davutoğlu, bu saçmalığa ve "Zihni Sinir projelere" hepimizi ikna etmeye çalışıyor. Altılı Masa’ya en çok Altılı Masa’nın aktörleri zarar veriyor. Ahmet Davutoğlu Altılı Masa’yı yoruyor." dedi.

1 yıl önce

Altılı Masa'da bilinmeyen ''Ahmet Davutoğlu'' krizi! Aylar sonra açıklandı

CHP eski milletvekili Barış Yarkadaş, altılı masanın ilk günlerinde daha önceden bilinmeyen bir krizin yaşanmış olduğunu açıkladı. Yarkadaş, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun masadaki genel başkanlara "İçinizde Başbakanlık yapan tek kişi benim, o yüzden benim en başta oturmam gerekir." dediğini ifade etti. Kılıçdaroğlu da Davutoğlu'nun talebi karşısında genel başkanların masaya alfabetik sıraya göre oturabileceği formülünü üretmişti. Daha sonra ise 6 lider, yuvarlak masa etrafında toplanma kararı almıştı. Eski CHP Milletvekili Barış Yarkadaş, Altılı Masa'nın ilk kurulduğu günlerde bir 'koltuk' krizi yaşadığını ve bu nedenle bir süre toplantıların gerçekleştirilemediğini söyledi. "İÇİNİZDE BAŞBAKANLIK YAPAN TEK KİŞİ BENİM" Barış Yarkadaş, TV100'de yayınlanan köşe yazısında Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun kibrinin masada büyük bir krize yol açtığını dile getirdi. Yarkadaş, Davutoğlu'nun altılı masadaki genel başkanlara "İçinizde Başbakanlık yapan tek kişi benim, o yüzden benim en başta oturmam gerekir" dediğini aktardı. YUVARLAK MASA ÇÖZÜMÜ Yarkadaş, krizin "yuvarlak masa" çözümü ile aşıldığını belirterek "Davutoğlu'nun kibri yüzünden bir süre toplanamayan Altılı Masa en sonunda herkesin eşit olduğu "yuvarlak masa" çözümünü bulmuş, partiler ise 'alfabetik sıralama'ya göre lanse edilmişti." dedi. KILIÇDAROĞLU DA "ALFABETİK SIRA" ÇÖZÜMÜNÜ ÜRETMİŞTİ CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da liderlerin masaya oturma sırasına ilişkin yaptığı bir konuşmasında Davutoğlu'nun talebinden bahsetmese de bir kriz olduğunu belli etmişti. Kılıçdaroğlu, "Partiler alfabetik sıraya göre oturabilirler veya Genel Başkanların soyadı sırasına göre oturabilirler" formülünü ortaya atmıştı.

1 yıl önce

Devlet Bahçeli: Altılı masa 10 defa bir araya geldi ama sonucu sıfır

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Merkez Disiplin Kurulu (MDK) ile Merkez Yönetim Kurulu (MYK) üyeleri ve milletvekilleriyle "seçim çalışmalarını" değerlendirmek üzere bir araya geldiği Kızılcahamam'da, gazetecilerle sohbet sırasında gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Toplantıda, Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Kalaycı'nın Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin uygulamalarını MHP'nin programında, seçim beyannamelerinde vadettikleri ile karşılaştırmalı olarak verdiğini belirten Bahçeli, "Tabii 3600'den tutun diğer konularla örtüşüyor bazı şeyler. Türkiye'de sadece soğan ve patates tartışması ötesinde çok şey oldu. Güfte ve beste örtüşmüştür. Bizim programımız ile Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi uygulamalarını karşılaştırdığımızda çok şey birbirlerini örtüyor. Yani güfte ile beste örtüşmüş oldu." dedi. Başörtüsüne anayasal güvence getiren değişiklik teklifine ilişkin Bahçeli, "Anayasa'nın 3 maddelik olan başörtüsü mevzusu perşembe günü komisyonda görüşülecek. Biz onları dikkate almadan yolumuza devam ediyoruz. Cumhur İttifakı o değişikliği yapmakta kararlı. Meclis'te 400'ün üzerinde bir oyla çıkarsa çok daha sağlıklı olur ama olmazsa da bu sefer referanduma gitme hali doğar." ifadelerini kullandı. "Bizi başkaları ilgilendirmiyor" Cumhur İttifakı'nın genişleyip genişlemeyeceği yönündeki soruya Bahçeli, "İttifaklar kurulmuş, hepsi 85 milyonu kucaklamaya çalışıyor. Genişleyebildikleri kadar genişlesinler. 85 milyon az bir rakam değil." yanıtını verdi. DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ın adaylıkla ilgili açıklamalarının hatırlatılması üzerine, "Bizim adayımız belli, kararımız net. Bizi başkaları ilgilendirmiyor. Ben bir formülünü buldum. Onun formülü şu, altı çarpı sıfır eşittir sıfır. 6'lı masa bugüne kadar 10 toplantı yaptı. Yeni bir toplantı yapacaklar. Bu denklemi o toplantının sonucu üzerine kurdum." dedi. "Her koşulda Cumhur İttifakı seçimlere hazır" Seçim tarihine ilişkin soru üzerine Bahçeli, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi nasıl bir değerlendirme yaparsa onu beklemek lazım. Her koşulda Cumhur İttifakı seçimlere hazır." diye konuştu. Partisinin, "Adım Adım 2023, İlçe İlçe Anlatma ve Aydınlatma" ve "Adım Adım 2023, İl İl Anadolu" ile "Adım Adım 2023, Ahilerle Gününüz Bereketli Olsun" temalı program ve etkinliklerini de anımsatan Bahçeli, "Bizim il il toplantımız oldu. 936 ilçeye arkadaşlarımız gittiler. Sonra köy köy toplantılarımız oldu, Ahi Evran toplantıları..." ifadesini kullandı. "Biz kendi mitinglerimizi yapıyoruz" Daha önce yapılan il mitinglerinin anımsatılması üzerine Bahçeli, "9 il merkez olmak üzere, her ilde de merkeze bağlı 5 il temsilcileri de katıldı. Demek ki 45 ile ulaşıldı. Şimdi seçim süreci açıklanırsa o zaman her gün bir yerde olacağız." dedi. Bahçeli, seçim dönemi ortak miting olup olmayacağı yönündeki soruya, "Altılı ganyanla bizi karıştırıyorsunuz." yanıtını verdi. Aynı sorunun yinelenmesi üzerine Bahçeli, "Ona bir şey diyemiyorum. Biz kendi mitinglerimizi yapıyoruz. Diğerleri de her gün bir miting gibi geçiyor. Cumhurbaşkanı bir yere tesis açarken en az bir miting kadar coşkulu kalabalık topluyor." dedi. Cumhuriyetin 100. yılına özel yüzük Bahçeli, sohbet sırasında gazetecilerin dikkatini çekmesi üzerine, Cumhuriyetin 100. yılına özel kendisinin tasarladığı ve üzerinde "Türkiye Cumhuriyeti 1923-2023" yazılı, yanlarında çift başlı kartal ile kurt kabartması bulunan yüzüğünü gösterdi. Toplantının ilk oturumunda MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay Meclis çalışma ve faaliyetlerine ilişkin, MHP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Kalaycı ise Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin uygulamalarını MHP'nin seçim beyannamelerinde vaat ettikleri ile karşılaştıran bir sunum yaptı.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Muğla'da altılı masaya eleştiri: Böyle memleket mi idare edilir?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin Muğla Gençlik Buluşması'nda, Fethiye ilçesinde gençlerle bir araya geldi. Burada konuşan Erdoğan, geçen hafta Volkswagen Arena'yı hıncahınç dolduran on bine yakın üniversiteli gençle, ÜNİAK programında bir araya geldiklerini anımsatarak, bugün de Fethiyeli ve Muğlalı gençlerle hasbihal etmekten memnuniyet duyduğunu söyledi. Gençleri Allah için sevdiklerini, gençlere güvendiklerini, gençlerin ışıldayan gözlerinde Türkiye'nin aydınlık yarınlarını gördüklerini ifade eden Erdoğan, "Bizim size verdiğimiz ad ne 'Z' ne 'Y'... Teknofest gençliği. Özellikle küresel siyasette sizlerden çok farklı konumlar bekliyoruz. Kendinize inanın, güvenin. Çünkü bu yüzyıl Türkiye'nin yüzyılı olacak." diye konuştu. "Hedefimiz buğdayı una çevirip fakir Afrika ülkelerine göndermek" Erdoğan, küresel siyasette Türkiye'nin yeri ve konumunun çok farklı olduğunu dile getirdi. Rusya-Ukrayna olayında Türkiye'nin konumunun görüldüğünü, Karadeniz tahıl koridorunda sorunu çözen ülkenin Türkiye olduğunu anımsatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ama işimiz bitmedi. Herkes Rusya'ya saldırırken biz Rusya'ya saldırmadık. Tam aksine Sayın Putin'le olan ilişkilerimizi daha önce nasılsa yine aynı şekilde koruduk. Hatta, şöyle de güzel bir teklif yaptı, 'Tahılı ücretsiz göndereyim' dedi. Biz de 'Senin ücretsiz göndereceğin tahılı biz de fabrikalarımızda una çevirir, senin de arzu ettiğin gibi fakir Afrika ülkelerine göndeririz' dedik. Şimdi hedefimiz buğdayı una çevirip fakir Afrika ülkelerine göndermek. Çünkü yüzde 44 Avrupa'ya gitmiş bugüne kadar. Afrika'ya yüzde 14 gibi bir oranda gönderilmiş. Şimdi biz bunu dengeleyip o fakir fukara, garip gureba Afrika ülkelerine göndererek onların beklentilerine en güzel cevabı vermiş olacağız. Bütün bunlar bir taraftan yürürken diğer taraftan da Türkiye'de biz yatırımlarımızı aynı şekilde devam ettiriyoruz. Durmak yok, yola devam." Rami Kütüphanesi Cumhurbaşkanı Erdoğan, cuma günü tarihi bir adım attıklarını, Kültür ve Turizm Bakanı riyasetinde 36 bin metrekareyi geçen kullanım alanı, 51 bin metrekareyi bulan peyzaj alanıyla toplam 110 bin metrekareye ulaşan Rami Kışlası'nı İstanbul'un bir numaralı kütüphanesi haline getirerek açılış gururunu yaşadıklarını anlattı. Burada öğrencilerin çorbasını, çayını, kahvesini içeceğini, kekini yiyeceğini ifade eden Erdoğan, ücretsiz, 24 saat hizmet verecek kütüphanede gençlerin derslerini çalışacaklarını aktardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: "Oralar mezbelelikti, rezaletti. Çünkü orada ben çalıştım. Gıda toptancıları sitesiydi. Aynı zamanda top sahası vardı. Orada futbol da oynadım. Bütün bunlarla beraber orayı çok iyi biliriz. Geçmişteki bütün o video kayıtlarını filan görmek, göstermek suretiyle nereden nereye. Mesele bu. Eğer ülkemizi ayağa kaldıracaksak, ülkemize güzellikler kazandıracaksak ne yaptın, bunu ortaya ispatlaman lazım. İşte biz bunu ispatlayarak geleceğe yürüyoruz. Lafla bu işler olmuyor. Onun için Rami Kışlası, o bölgede yaşayanların ki Süleyman kardeşim de o bölgede yaşamış bir insan olarak oradaki okullarda okumuş bir insan olarak... Orada, Anadolu lisesinden 40-50 genç yanımıza geldiler. Onlarla biraz hasbihal ettik. 'Başkanım 5 dakikada biz okulumuzdan buraya geliyoruz' diyorlar. Böyle bir çekim alanının oluşmuş olması, Rami Kışlası'nın böyle bir duruma gelmiş olması bir İstanbullu olarak, doğup, büyüdüğüm o bölgede böyle bir kütüphaneye kavuşmuş olmak bizim için bir iftihar vesilesi." Erdoğan, Ankara'daki Millet Kütüphanesi'nin ayrı, İstanbul'daki Rami Kütüphanesi'nin de ayrı bir iftihar vesilesi olduğunu belirtti. Rami Kütüphanesi'nde ilk etapta 200 bin civarında kitapla başlayacaklarını, Kültür ve Turizm Bakanlığına ek bütçe ilave etmek suretiyle dünyanın değişik yerlerinden kitaplar getireceklerini anlatan Erdoğan, Türkçe yayınların yanı sıra uluslararası yayınlarını da kazandırarak kütüphaneyi gerek ülkeden gerek yurt dışından akademisyen ve öğrencilerin ilgi duyacağı bir merkez haline getireceklerini vurguladı. "Terör örgütleri ayağımıza bağ oluyordu, başlarını ezdik" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sadece kültür alanında değil, burslardan kredi ve yurtlara, hibe programlarından sportif faaliyetlere kadar her alanda gençlerin yanında olduklarını aktardı. Göz aydınlıkları olan gençlerin hayallerini gerçeğe dönüştürmek için çalışmaya devam edeceklerini belirten Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: "Bu yıl Cumhuriyetimizin 100. yılı. Dolayısıyla bu 100. yaşını da farklı bir şekilde kutlamak üzere adımlarımızı atıyoruz. İşte bu eserler, 100. yılımızı kutlamanın birer adıdır, markadır. Bir takvim değişikliğinin ötesinde anlamlara sahip 2023'ü, her bakımdan en iyi şekilde değerlendirmenin gayreti içindeyiz. Türkiye Yüzyılı vizyonumuz, işte bu irade ve gayretin vücut bulmuş halini temsil ediyor. Son 20 yılda hayata geçirdiğimiz demokrasi ve kalkınma atılımlarıyla adeta ilmek ilmek dokuyarak, ülkemizi böyle bir dönüm noktasının eşiğine getirdik. Altyapı eksiklerimiz vardı, büyük oranda bunları giderdik. Türkiye artık o geçmişteki altyapı sıkıntılarını yaşamıyor. Demokraside sorunlarımız vardı, çözdük. Milli irade önünde engeller vardı, kaldırdık. Güvenlikte sıkıntılarımız vardı, hallettik. Diyarbakır'ın, Van'ın, Hakkari'nin halini düşünün. Ne hale getirmişlerdi çukurlarla o illerimizi. Bunları büyük oranda çözdük, hallettik. Artık gece Diyarbakır'da benim vatandaşım sokağa çıkabiliyor, restoranlarda, kafeteryalarda buluşabiliyor. Bu hale geldik. Terör örgütleri ayağımıza bağ oluyordu, başlarını ezdik." "Kimi zaman ihanete uğradık, kimi zaman saldırılara maruz kaldık" Cumhurbaşkanı Erdoğan, eğitimden sağlığa, adaletten emniyete, ulaştırmadan enerjiye, tarımdan spora, sosyal yardımlardan dış politikaya kadar her alanda Türkiye'nin çehresini değiştirdiklerini ifade etti. Ekonomik göstergelerin tamamında, ülkeyi 20 yıl öncesinin tablosuyla kıyas dahi edilemeyecek seviyelere getirdiklerini kaydeden Erdoğan, şöyle konuştu: "Sevgili gençler, elbette bu meşakkatli süreçte zorlandığımız vakitler oldu. Kimi zaman ter döktük, kimi zaman ihanete uğradık, kimi zaman saldırılara maruz kaldık. Kendimiz bedel ödesek de hamdolsun ne gençlerimizin ne de milletimizin hiçbir ferdinin ayağına taş değmesine asla müsaade etmedik. İstiklal Şairimiz Mehmet Akif'in şu tavsiyesini hiçbir zaman aklımızdan çıkarmadık, 'Allah'a dayan, sa'ye sarıl, hikmete ram ol, yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol'. Evet biz de sa'ye sarıldık, yani çalıştık, hikmete ram olduk, kaderin üzerindeki kadere ittiba ettik. Sizlerin şu kardeşliğine, sevdasına, salonlara sığmayan heyecanına baktıkça verdiğimiz mücadelenin boşa gitmediğini gördük. Şimdi de yeni bir hamleyle hep birlikte ülkemizi küresel ligin en üst sıralarına çıkarmanın hazırlıklarını yapıyoruz. Bunun için önümüzdeki en önemli sınav 2023 seçimleridir. Sizler bu seçimlerin en önemli aktörlerisiniz. Türkiye yabancı medya organlarının ifadesiyle tarihinin en kritik seçimlerinden birini yapacak. Millet olarak bu seçimlerde sadece adaylar arasında bir tercihte bulunmayacağız, vereceğimiz oyla aynı zamanda eski Türkiye ile yeni Türkiye arasında çok önemli bir tercih yapacağız. Türkiye Yüzyılı vizyonumuzla ya güzel, mutlu ve müreffeh yarınlara yelken açacağız ya da krizin, kavganın, belirsizliğin, siyasi istikrarsızlığın eksik olmadığı eski Türkiye iklimine tekrar döneceğiz." ALTILI MASA ELEŞTİRİSİ "Masacıların nasıl bir Türkiye vaat ettiğini, nasıl bir cumhurbaşkanı hayal ettiğini sizler de görüyorsunuz." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ne diyorlar? Hepsi başbakan yardımcısı olacakmış, birer tane de bakanlık alacaklarmış. Ya böyle memleket mi idare edilir? Bu cehalet. Bu ülke nasıl yönetilir haberleri yok." ifadelerini kullandı. Erdoğan, şunları kaydetti: "İşte biz 20 yıl bu ülkeyi yönettik. Ve nereden aldık, nereye getirdik, her şey ortada. Şu anda daha ortada bir şey yok. Kavga gürültü aldı başını gidiyor. Bunların anayasadan da haberleri yok. Bir defa anayasayı nasıl değiştireceksin? Ondan da haberleri yok. Ne diyor? 'Hemen seçime gideriz' diyor. Allah Allah. Seçime gitmenin de şartları var. Daha seçim mi kazandın, cumhurbaşkanını mı seçtin? Neye göre şu anda kalkıyorsun da seçime gidiyorsun. Onca toplantı yaptılar, ortaya vizyon, proje namına hiçbir şey koyamadılar. Ajans mahsulü üçüncü sınıf sokak tiyatroları dışında gençlerimizin dikkatini çekecek hiçbir adım atamadılar. Ama bu arada, yurt dışından çok çok önemli adamları, işte George'lar, filan, falan onlar geliyor. Yok bilmem işte Merkel'in danışmanıymış, yok şunun danışmanıymış. Bu millete yerli ve milli yöneticiler lazım." Erdoğan, altılı masanın cumhurbaşkanı adayı belirleme sürecine değinerek, şunları söyledi: "Cumhurbaşkanı adayı olarak iradesi olmayan, kendi başına karar alamayan, talimatla hareket edecek güdümlü bir figür tarifi yapıyorlar. Kendilerinin bile güvenmediği birine milletimizin güvenmesini istiyorlar. Kendilerinin itibar etmediği bir siyasetçiye, Amerika'sından Rusya'sına, Çin'inden Avrupa'sına dünya liderlerinin itibar göstermesini bekliyorlar. Trajikomik bu tabloyu da yüzleri hiç kızarmadan, gençlerimize 'eşitlikçi demokrasi' diye yutturmaya kalkıyorlar. Gençlerimizin zaten böyle bir şeyi yutmayacağını çok iyi biliyorum. Benim bildiğim, tanıdığım gençler böyle bir saçmalığa ve akıl tutulmasına asla itibar etmez. 2023 seçimleri tüm bu saçmalıkların, zırvaların çöpe atıldığı, Türkiye Yüzyılı'nın güneş gibi üzerimize doğduğu bir milat olacaktır. Bu konuda en çok siz gençlerimize güveniyorum ve şimdi de siz gençleri dinlemek istiyorum." "Cengiz kardeşim (Kurtoğlu) gençlerle bütünleşmemize vesile oldu" Sağlık görevlisi Hande Kalaycı, AK Parti Gençlik Kolları Başkanlığı tarafından İstanbul'da düzenlenen Üniversiteli AK Gençlik Festivali'nde (ÜniAK FEST) sanatçı Cengiz Kurtoğlu'nun "Duyanlara Duymayanlara" şarkısını söylediğini hatırlatarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a duygularını sordu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: "Cengiz kardeşimin özellikle böyle bir sürprizle karşıma çıkması ve beraber düet yapma fırsatını vermiş olması, gençlerle de orada bütünleşmemize vesile oldu. Hatta bir ara eğildim kulağına, 'Biraz tize çık.' dedim. Onun tizleri çok yanıktır ve onu da yerine getirdi. Gerçekten bu dalga dalga, gençliğimizin içerisinde de yer buldu. Sevdiğim bir sanatçıdır ve bundan sonraki süreçte de inşallah birçok yerde beraber olacağız." Erdoğan'ın, sesinin güzel olup olmadığını sorduğu Kalaycı, "Benim sesim kötü." yanıtını verdi. Fethiye Körfezi'nin temizliği için destek talebi Türk Dili ve Edebiyatı 2'nci sınıf öğrencisi Sude Pehlivan, Fethiye Körfezi'nin arıtma sistemi olmadığını ve temizliğinin yapılmadığını belirterek, "Mevcut yönetim 2019 yerel seçimlerinde burayı temizleyeceğini vadetmişti ama 4 yılda hiçbir adım atılmadı. Siz el atmadan da bu konu çözülmeyecek, böyle belli oluyor. Fethiyeliler olarak konuyla ilgili desteklerinizi bekliyoruz efendim." diye konuştu. Pehlivan, dün açılışı yapılan Rami Kütüphanesi'ne hayranlıkla baktığını ve en kısa zamanda gezmek istediğini bildirdi. Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi ile Rami Kütüphanesi'nin çok farklı özelliklere sahip olduğunu kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti: "Bunlar hiçbir körfezi temizleyemezler. Çünkü ben belediye başkan adayı olduğum zaman Cumhuriyet Halk Partisi'ni şöyle tanımlamıştım, 'çöp, çukur, çamur'. Çünkü öyle bir İstanbul teslim almıştım. İstanbul'da çöp dağları vardı, çukurlar vardı, çamurlar vardı. Bütün bunlarla beraber meşhur Ümraniye çöp patlaması olayı vardı, kırk civarında insanımız orada ölmüştü. Haliç'i aldığım zaman Haliç tamamen kokuyordu. O semtte, o civarda doğdum, büyüdüm, yaşadım ve biz orada kokudan geçemezdik ama geldik hemen Haliç'i temizledik." "Haliç yine zaman zaman kokmaya başladı" Erdoğan, Haliç'ten çıkan çamuru pompaj sistemiyle 9 kilometre mesafedeki taş ocağına naklettiklerini anlatarak, şöyle devam etti: "650 dönüm, millet bahçesi gibi bir yer kazandık. Şu anda orada Vialand var, onu yaptık. Haliç'i temizledik, Haliç'te şimdi balık tutuyorlar. Fakat Haliç yine zaman zaman kokmaya başladı. Çünkü dedim ya çöp, çukur, çamur, bunlarda bu var. Haliç daim temiz olsun diye İstanbul Boğazı'ndan Haliç'e tüneller açtık ki oradan gelen suyla Haliç daima temiz bir su imkanına kavuşsun dedik, bunu da başardık ama şimdiki Beyefendinin (İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu) böyle bir derdi yok. Haliç her an tehdit altında. İzmir Körfezi'nde de şu anda sıkıntı söz konusu. Şu anda bütün bu sıkıntılı yerlerle ilgili çalışmalarımızı yapıyoruz, yürütüyoruz ve aynı şekilde bunları yapmaya yine devam edeceğiz. Çünkü benim milletim 'Ah' diyorum, 'Şu CHP'yi bir anlasa da buna 2023'te öyle bir ders versin ki bu gençlik, bir daha bunlar belini doğrultamasın." Erdoğan ile 8 yaşında çektirdiği fotoğrafı gösterdi Programa İzmir'den katılan Gülşen Taşol'un 8 yaşındayken İzmir'de Evka 4 Spor Kompleksi'nin açılışı sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan ile çektirdiği fotoğraf gösterildi. Erdoğan, "Gülşen, çocukluğunla şu andaki halin hiç birbirine benzemiyor. Ben yanlış mı söylüyorum? Benziyor mu?" dediği Taşol, "Belki biraz gamzeler, dişler, o benziyor olabilir." ifadesini kullandı. Taşol, o gün tek isteğinin Erdoğan ile fotoğraf çektirmek ve bir gün öncesinde annesine yazdırdığı mektubu vermek olduğunu anlatarak, "O gün hem fotoğraf çekilip hem de mektubu size ulaştırabildim. Mektubun içeriğinde de sizden bir bilgisayar rica etmiştim ve aradan bir hafta geçtikten sonra o bilgisayar bana geldi. Ben 25 yaşındayım şu anda, bilgisayar programlama son sınıf öğrencisiyim." diye konuştu. Erdoğan'ın, "Peki o bilgisayar duruyor mu?" sorusuna, "Saklıyorum, klavyesini, her şeyini tek tek saklıyorum." diyen Taşol, "Bunun için size çok çok teşekkür ediyorum. Bu anımı şu anda burada size anlatmak benim için büyük bir mutluluk, büyük bir gurur. Bunun için size çok teşekkür ederim. Çok sağ olun, iyi ki varsınız." dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Taşol'dan annesine selam söylemesini istedi.

1 2 3 4 5 6 7